Bir süredir müşterilerimizden şu soruyu daha sık duyuyoruz: “Basit bir web sitesi için bu kadar karmaşık teknoloji gerçekten gerekli mi?” Bizce hayır. Karmaşıklık bazen işin doğasıdır, ama her işin doğası değildir. Maviband’da uzun zamandır HTML, CSS ve JavaScript’in özüne güveniyoruz. Çünkü çoğu projenin derdi; okunabilir tipografi, hızlı yükleme, net bir bilgi mimarisi ve güvenilir bir form akışıdır. Bu hedeflere ulaşmak için önce temel katmanları doğru kurmak, sonra gerektiğinde doğru araçlarla “yeteri kadar” karmaşıklaşmak gerekir.
Bugünün ekosisteminde bir sayfaya basit bir buton koymak bile kimi yollarda paket yöneticileri, bundler’lar, on farklı yapılandırma dosyası, komponent kütüphaneleri ve state yöneticileri eşliğinde bir yürüyüşe dönüşüyor. Bu araçların hepsi yanlış değil; büyük, gerçek zamanlı ve etkileşimli uygulamalarda hayat kurtarıyorlar. Sorun, bu seviyedeki araçların her projeye refleksle taşınması. Müşterinin ihtiyacı bir kurumsal site, sade bir blog, hızlı bir landing page ya da hafif bir ürün tanıtım sitesi olduğunda, bu “ağır” tercihler maliyeti ve bakım yükünü yükseltirken, kullanıcıya ölçülebilir bir fayda sunmuyor.
Biz, bir web sitesini “geliştirmek”ten ziyade “inşa etmek” ifadesini seviyoruz. Çünkü inşa, yere sağlam basmayı ima eder. Önce semantik HTML ile iskelet çıkar, erişilebilirlik standartlarını uygular, CSS ile tipografiyi ve ritmi oturtur, görsel hiyerarşiyi kurarız. Sayfa zaten bu aşamada çoğu zaman işini yapar. JavaScript’i ise gerçekten gereken yerde, ölçülü biçimde kullanırız. Başlangıç performansı, metinlerin akışı ve formların güvenilir çalışması—bunlar kullanıcıyı siteye bağlar. Bir kahve siparişi vermeye çalışırken beş saniye süren “uygulama yükleniyor” ekranı değil.
Elbette bazı projeler SPA/SSR/ISR gibi daha sofistike mimarileri hak eder. Dinamik veri yoğunluğu, çevrim içi/çevrim dışı senaryolar, rol bazlı karmaşık yetkilendirme, gerçek zamanlı etkileşim gibi gereksinimler varsa; component mimarileri, yönlendirme katmanları, durum yönetimi ve test altyapısı kurarız. Ama bu kararı verirken tek kriter “trend” değildir. Trafik profili, içerik güncelleme sıklığı, ekip yetkinliği, bakım bütçesi, SEO hedefleri ve sayfa deneyimi ölçümleri (LCP/CLS/INP) ortak tablomuzda yan yana durur. Kısacası teknoloji, amaca uymak zorundadır; amaç, teknolojiye uymak zorunda değil.
Bir başka mesele de “ufak CSS pürüzlerini” devasa kütüphanelerle çözme refleksi. Deneyim gösterdi ki tipografi ve grid sorunlarının büyük bölümü saf CSS ile, çoğu zaman da tarayıcıların yerleşik yetenekleriyle çözülüyor. İyi bir tasarım sistemi, ölçü birimlerinde tutarlılık, karanlık/açık mod farklarının baştan düşünülmesi ve komponentlerin erişilebilir varyantlarının hazırlanması, günün sonunda yüzlerce kiloluk bağımlılığın yerini tutuyor. Üstelik bakım maliyetini dramatik biçimde düşürüyor.
Maviband’da yaklaşımımız basit: Önce yalın bir temel, sonra ihtiyaca göre akıllı eklemeler. Statik içerik ise statik yayınlarız; içerik yönetimi gerekirse hafif bir CMS ile bağlarız. Form iş akışları netse sunucu tarafında doğrular, kullanıcıya gecikmesiz geri bildirim veririz. Görsel performans için görselleri işleyip doğru formatlarda sunar, kritik CSS’i erken gönderir, kalanını erteleriz. Ve tüm bunları, müşterinin ekibinin sürdürebileceği bir basitlik seviyesinde tutarız. Çünkü proje canlıya çıktıktan sonra asıl hayat başlar; sürdürülebilir bir kod tabanı, ilk “wow” anından daha değerlidir.
“Her şey uygulama olmak zorunda mı?” Hayır. İyi bir web sitesi, çoğu zaman iyi yazılmış HTML ve CSS’in, ölçülü JavaScript’in ve doğru içerik kurgusunun toplamıdır. Doğru yerde doğru araçları seçtiğinizde, hem kullanıcı mutlu olur hem de bütçe—zaman—bakım üçgeni dengede kalır. Bizim işimiz de tam olarak bu: karmaşıklığı amaç değil, gerektiğinde kullanılan bir araç haline getirmek; sade olanın değerini koruyarak modern olanı doğru noktada devreye almak. Eğer projeniz gerçekten büyük bir uygulamaya evrilecekse, o yolu da biliyoruz. Ama önce soruyu sorarız: “Bu problemi daha basit çözemeyiz mi?” Çoğu zaman cevap evet olur ve ortaya uzun vadede kazandıran, hızlı, hafif ve sürdürülebilir bir iş çıkar.